Soğuk Savaş’ın bitişiyle birlikte Kuzey Atlantik İşbirliği Örgütü’nün geleneksel sorumluluk alanı da genişlemiş (bkz. Kuzey Atlantik İşbirliği Örgütü – NATO dersi), geliştirilen çeşitli ortaklıklar ve işbirliği stratejileriyle NATO içinde “alan-dışı” olarak tanımlanan bölgelere yayılmıştır. Bu durum NATO’nun üye devletlerin örgütün sınırlarını aşan güvenlik endişeleriyle ilgilenen bir yapıya dönüşmesine neden olmuştur.
Kuzey Atlantik İşbirliği Örgütü’nün Soğuk Savaş sonrasında ilk oluşturulan işbirliği yapılanması, 21 Aralık 1991’de eski Varşova Paktı ülkeleri ile diyalog ve işbirliğini başlatmak üzere kurulan Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi (
The North Atlantic Cooperation Council – NACC)’dir. 1990 Londra Zirvesi’nde alınan “dostluk eli” (
hand of friendship) kararının ilk uygulaması olarak hayata geçirilen Konsey, NATO’nun Soğuk Savaş sonrası ortamda hızla değişen güvenlik tehditlerine gösterdiği uyumun bir işareti olmuş, o dönemde eski Varşova Paktı ülkelerinin siyasi, ekonomik, sosyal ve çevresel konulardaki sorunları NATO tarafından dikkate alınmaya başlanmıştır. Konsey’in kuruluş amacı NATO üyeleri ile eski Varşova Paktı üyeleri arasında yeni bir çatışma riskini azaltmak üzere yanlış anlamaları ortadan kaldırmak, Avrupa’da karşılıklı anlayış ve güveni tesis etmek ve güvenlik sorunlarını barışçıl yöntemlerle çözmek üzere bir diplomatik zemin oluşturmak olarak tespit edilmişti. Konsey, değişen şartlara ve NATO’nun genişlemesine paralel olarak 1997 yılında Avrupa Atlantik Ortalık Konseyi (
Euro-Atlantic Partnership Council – EAPC) ismini almıştır. Eski Varşova Paktı üyelerinin büyük kısmının NATO genişlemeleriyle üye sıfatı almalarıyla değişen ortamda Konsey, bu süreci destekleyen Barış İçin Ortalık (
Partnership for Peace – PFP) programının da yürütücüsü olmuştur.
“
NATO İşbirlikleri ve Ortaklıkları” – Güvenlik Yazıları / Mitat Çelikpala
Uluslararası sistemdeki barışı koruma ve istikrarı sürdürme çabası doğrultusunda 1994 yılında başlatılan Barış İçin Ortalık programı, NATO’nun Doğu Avrupa ülkeleri ve Sovyetler Birliği ile geliştirdiği ilk resmi ortaklık programıdır. Yirmi farklı ülkeyle geliştirilen program ile Soğuk Savaş sonrası Avrupa’da ortaya çıkabilecek yeni güvenlik tehditlerinin önünü alabilmek ve hazırlıklı olmak amaçlanmıştır. Aynı zamanda, bu program yoluyla ortaklık kurulan ülkelerin NATO’nun stratejik çıkarlarına uyumlu hale getirilmesi, demokratikleşme, insan haklarının korunması ile adalet ve barışın tesisi gibi konularda ilerleme sağlamaları hedeflenmiştir. Program ayrıca ilerde NATO üyesi olacak ülkeleri bu üyeliğin şartlarına hazırlamak, üyelik için gereken reformları gerçekleştirmelerine destek vermeyi de öngörmüştür.
1994 yılında başlatılan bir diğer işbirliği ve ortalık mekanizması ise Akdeniz Diyaloğu (
Mediterranean Dialogue) yapılanmasıdır. Çok sayıda NATO üyesinin kıyıdaş olduğu ve stratejik öneme sahip Akdeniz bölgesi her zaman NATO güvenliği açısından önemli bir yer tutmuştur. Soğuk Savaş sonrası dönemde ise ortaya çıkan yeni güvenlik sorunlarına karşı alınacak askeri tedbirlerin yanı sıra, Akdeniz’e kıyıdaş ama NATO üyesi olmayan ülkelerle bir diyalog girişimi başlatılmasının faydalı olacağı değerlendirilmiştir. Bölgedeki güvenlik tehditlerini en aza indirmek amacıyla anlayış ve güvene dayalı ilişkiler kurmak ve bu yolla bölgesel barış ve istikrarı sağlamak amacıyla oluşturulan Akdeniz Diyalogu programı 1994’de Mısır, İsrail, Tunus, Fas ve Moritanya’nın katılımıyla başlamış, daha sonra Cezayir ve Ürdün’ün katılması ile ülke sayısı yediye çıkmıştır. Ardından 1997 yılında yapılan Madrid Zirvesinde alınan kararla Akdeniz İşbirliği Grubu kurularak, Akdeniz Diyaloğu’nun kapsamı geliştirilmiştir. İşbirliği Grubu ile askeri faaliyetlerden devletlerin olağanüstü hallere karşı hazır bulunmasına, terörizmden afet yardımına kadar geniş bir yelpazedeki konularda Akdeniz ülkeleri ile NATO arasında işbirlikleri gerçekleştirilmiştir.
Akdeniz bölgesi ile oluşturulan diyalogun olumlu sonuçlar vermesi, NATO’nun komşu olduğu bir başka bölgede de benzer bir girişimin yapılmasının önünü açmıştır. Orta Doğu bölgesinde ortaya çıkan güvenlik tehditlerinin üstesinden gelmek ve Körfez bölgesindeki Körfez İşbirliği Konseyi üyeleriyle işbirliğini geliştirmek amacıyla 2004 yılında yapılan İstanbul Zirvesi’nde İstanbul İşbirliği Girişimi (
İstanbul Cooperation Initiative – ICI) başlatılmıştır.. Akdeniz Diyalogu ile elde edilen siyasi zemin bu ülkelerle aranmış, fakat bölgedeki güvenlik tehditlerinin Akdeniz bölgesinden farklı olması bu girişimin gelişimini de farklılaştırmıştır. İşbirliği yapılan temel alanlar terörizm, kitle imha silahları, sınır güvenliği ve istihbarat gibi konular olmuştur, askeri birliklerin beraber eğitim yapması gibi konuları da kapsamıştır. Bu girişime Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Kuveyt katılmıştır. Akdeniz Diyaloğu’ndan farklı olarak, işbirliği alanlarının ICI’ya taraf ülkeleri arasında karşılıklı anlaşmayla benimsenmesi, programlarda esneklik sağlanması ve birbirini tamamlayıcı olması öngörülmüş, bu yolla işbirliği yapılan alanların sınırlandırılmaması, yeni işbirliği modellerinin önünün açılması ve sürdürülebilmesi amaçlanmıştır.
Bunların yanı sıra NATO’nun öncelikli olarak görmediği başka bazı bölgelerde de küresel ortakları ve işbirlikleri bulunmaktadır. NATO’nun evrilen çıkarları, tehdit algısı ve dünyadaki güvenlik sorunlarının gereklikleri çerçevesinde belirlen ortak çıkar ve/veya ortak bir konu gözetilerek “küresel ortaklar” ile işbirlikleri oluşturulmuştur. Bu kapsamda NATO’nun Küresel Ortalıklar Programında Pakistan, Moğolistan, Yeni Zelanda, Kolombiya, Avustralya, Irak, Japonya, Afganistan ve Güney Kore Cumhuriyeti ile işbirlikleri geliştirilmiştir. Küresel Ortalık Programı ile NATO, üye ülkelerine uzak olan coğrafyalarda ortalıklar kurmuş, bu yolla bölgesel bir örgütten uluslararası bir örgüte doğru evrilmeye başlamıştır. NATO, bu ortaklıklarla uluslararası sistemdeki güvenlik tehditlerine karşı bu ülkelerle birebir veya birlikte ortak bir anlayış ile dünya barış ve güvenliğini tehdit edilebilecek sorunlar için ortak harekât kabiliyeti geliştirmeye çalışmıştır.
Tüm bu ortaklık ve işbirliği çalışmaları için dünyadaki çeşitli güvenlik tehditlerine karşı üye ülkelerin de ortak strateji ve politika geliştirebilmesi amacıyla 2014 yılında NATO’nun Birlikte Çalışabilirlik Girişimi (
Partnership Interoperability Initiative) oluşturmuştur. Bu girişimin amacı uluslararası güvenliği desteklemek, üye ülkeleri ilgilendiren ve bölgesel düzeyde işbirliği getiren durumları tespit etmek, işbirlikleri yapmak, NATO’ya üye olmak isteyen ülkelerin uygun şartlarını sağlaması için yardımcı ve öncü olmak, NATO faaliyetlerine katılımı teşvik etmek ve uluslararası alanda kamu diplomasisi yürütmek olarak tespit edilmiştir.
Ek Okumalar
NATO Public Diplomacy Division, Ortaklık Yoluyla Güvenlik, https://www.nato.int/docu/sec-partnership/sec-partner-turkish.pdf
NATO- Partnership Interoperability Initiative
https://www.nato.int/cps/en/natohq/topics_132726.htm?
Tartışma Soruları
Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi nedir?
Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi ve Kuzey Atlantik İşbirliği Örgütü arasındaki fark nedir?
NATO’nun geliştirdiği işbirlikleri ve ortaklıklar nelerdir?